3 Kasım 2011 Perşembe

9.Bölüm: Kayıp Ada

-Orası neresi?
Diye sordu Eremus, gitmekte oldukları adayı göstererek.
-Orası Kayıp Ada.
-Pek kayıp gözükmüyor.
-Tabi ki onun da bir efsanesi var ama şimdi anlatmayacağım. Şimdi oraya gidip biraz mola verelim.
Sonra kayığı kullanmaya devam etti. Vardıklarında Charion hemen adayı incelemeye başladı. Bunu gören Eremus sodu.
-Ne arıyorsun?
-Bir mağara.
-Neden?
-Konaklıyalım diye. Tabi eğer yaratıkların arasında bir gece geçirmek istiyorsan o başka.
-Demek geceyi burada geçireceğiz.
-Evet öyle olacak gibi.
Sonra bir mağara buldular. Akşam olunca ateş yaktılar. Ateş gitgide güçlenirken mağaraya bir sessizlik hakimdi. Sessizliği Charion bozdu.
-Sana bir şey anlatmalıyım Eremus.
-Neyi anlatacaksın?
-Buraya neden seninle geldiğimi biliyor musun?
-Hayır. Ama en iyi adamları sen olduğun içindir diye düşünmüştüm.
-Öncelikle çok teşekkür ederim. Bu da bir neden ama en önemli neden benim Dantaros'un bahsettiği iki kişiden biri olmam.
-Ne! Gerçekten mi?
-Evet. Ben ve en iyi dostum Caris.
-Ama o zaman.
-Evet ölen kişi Caris'ti. Amacımız senin ki gibiydi. Ama haritayı aldığımız zaman (bize olduğu gibi) Kandor tarafından saldırıya uğradık. Haritayı saklayıp yerine yanımıza sıradan bir harita aldık. Sessizce çıkmaya çalıştık ama Bir virjin bizi ve Caris'in üstündeki sahte haritayı gördü. Bütün birlik bize saldırdı. Önce onların çoğunu öldürdük ama daha çoğu geldi. Son çare olarak Caris kaçtı. Sahte harita onda olduğu için virjinler onu izledi. Ona yapma dedim ama bana birinin gerçek haritanın yerini Dantaros'a bidirmesi gerektiğini söyledi. Ben daha itiraz edemeden kaçmaya başlamıştı. Ben de kayığa doğru koştum. Biraz onu bekleyecektim ama ben tam kayığa binince Caris'in acı dolu bağarışlarını duydum. Virjinler onda olmadığını anlayınca mağaraya bakmak yerine beni yakalamaya çalıştı ama ben hızla kaçtım.
-Acıklı bir hikaye.
Sonra ikili yatmaya gitti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder