28 Ekim 2011 Cuma

5.Bölüm: 4 Element Adası

-O da neydi öyle?
Dedi Eremus, hem korkuyor hem de merak ediyordu.
-Ben de bilmiyorum Eremus. Ama bir deniz ejderi olabilir. Çünkü şu anda Deniz Ejderi Koy'undayız.
Eremus soru soramayacak durumdaydı. Bu sırada kayığın on metre ilerisinde bir yele göründü ve kayboldu. Sonra aynı mavi yele çevrelerinde dönmeye başladı. Biraz sonra yele dönmeyi bıraktı ve derinlerde gözden kayboldu. Onun gitmesi için biraz bekledikten sonra Charion kürek çekmeye başladı. Bir yandan da konuşuyordu.
-Sana bir iyi bir de kötü haberim var. İyi haber onun ne olduğunu biliyorum. Kötü haber ise o bir deniz ejderiydi.
Sonunda karaya vardılar. Tam karaya çıkmışlardı ki arkalarından masmavi derisi güneşin son ışıklarında pırıl pırıl parlayan dev bir deniz ejderi çıktı. Dev mavi yelesi dışında dev bir yılanı andırıyordu. Deniz ejderi tıslamaya benzeyen bir ses çıkardı. Eremus sakin olmaya çalışıyordu. Aynı zamanda bir eli sırtında asılı duran mızrağındaydı. Tam deniz ejderi ağzını açarken Charion'un işaretiyle en yakındaki mağaraya koştu. Hemen ardından dışarıdan bir fokurdama ve sonra da büyük bir floş sesi geldi.
-Charion, neydi o ses?
-Deniz ejderleri ateş atamaz ama onun yerine vicutlarıyla emdikleri suyu ağızlarında kaynatarak püskürtürler.
-Hımm. Ben de bizi ısırmaya çalışacak sanmıştım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder